

8/2/2024 12:54:31 PM
Türkiye’de Kürt ve Kürtçe korkusu yeni değil. Kürt ve Kürtçe korkusu Türkiye devletinin yüz yıllık tarihini şekillendirecek kadar derin bir geçmişe sahip.
Geçen dönemde Türkiye’nin Kürt ve Kürtçe politikasında temelde bir değişiklik yaşanmasa da, AKP iktidarının ilk on yılında bu konuda önemli adımlar atıldı. Çözüm Süreci’nde Kürtçe ile ilgili atılan adımlardan bahsediyorum. Devletin bir televizyon kanalında gün boyu Kürtçe yayın yapılması, Kürtçe ile ilgili yasakların kaldırılması, Kürtçenin okullarda seçmeli ders kapsamına alınması vs. Buna bir de bölge gezilerinde ve seçim dönemlerinde iktidar yetkililerinin Kürtçeyi kullanma konusundaki çaba ve güzellemelerini ekleyelim.
2015 yılından Çözüm Süreci’nin çökmesinden sonra geçmişte Kürtçe konusunda atılan adımların zamanla işlemez hale geldiğini biliyoruz. Kürt düşmanlığının neden olduğu çok yönlü krizin maliyeti ortada. Buna karşın kayyım dönemlerinde bile, mesela Diyarbakır’da Kürtçe tabelalar yerinde kalmaya devam etti. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi girişindeki tabelada yer alan Kürtçe ibareler olduğu yerde kaldı.
Şimdi ise Kürtçe düşmanlığında yeni bir dalga ile karşı karşıyayız.
Van ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyelerinin caddelere koyduğu Kürtçe “Pêşi Peya” ibareleri gece karanlığında gelen belirsiz kişiler tarafından silindi. Kürtçe yazıların gece karanlığında silinmesi tek başına yapılan işin gayrimeşru olduğunun işareti aslında. Daha sonra İçişleri Bakanlığı’nın Valiliklere gönderdiği bir yazıda “standartlara uymadığı” gerekçesiyle Kürtçe ibarelerin kaldırılmasını bildirdiği anlaşıldı.
Peki iktidarın Kürtçeye ilişkin bu depreşen korkusu neden?
Trafik akışını kolaylaştırmak amacıyla caddelere yazılan Kürtçe ibarelerin kaba ve hoyratça yöntemlerle silinmesinin Kürt toplumunda yol açtığı rahatsızlığı fark etmiyor mu, iktidar?
Kürtçeye düşmanlık apaçık bir Kürt düşmanlığıdır. Kürtçe ibarelerin silinmesi Kürt halkının tümünde derin bir öfke uyandırmıştır, buna AKP’ye oy verenler de dâhildir.
Çünkü Kürtçe Kürtlerin anadilidir. Kürtçe Kürt halkının onuru ve varlığının temelidir. Kürtçe Kürt halkının bin yıllara dayalı geçmişinin hafızasıdır. Onun bütün yaşam hikâyesi; acıları ve sevinçleri, başarı ve yenilgileri, zor ve güzel günleri Kürtçe’de saklıdır. Kürt halkı bin yıllardır bu güçlü ve zengin dili sayesinde varlığını sürdürebilmiş, özgürlük ve onurlu bir yaşam uğrudaki mücadele iradesini nesilden nesile aktarmış ve bugüne kadar ayakta kalabilmeyi başarabilmiştir.
İktidarın Kürtçeye ilişkin bu son uygulamalarını akıl ve mantıkla açıklamak mümkün değil. AKP’nin Kürt seçmen desteğinin hızla azaldığı bir dönemde Kürt halkını derinden yaralayan onun bu Kürtçe karşıtlığını nasıl izah etmeli?
Ortada eğer bir şuursuzluk yoksa iktidar bakımından düpedüz bir panik durumu ve denge kaybından söz edilebilir. Kürtçe “Pêşî Peya” trafik işaretlerini kaldırmak bu iktidar bakımından sonun başlangıcına işarettir. MHP’nin baskısı altında ezilen iktidarın freni patlamış bir kamyon gibi uçuruma doğru hızla sürüklendiğine şüphe yok.
Yüz yıldır sürdürülen inkarcı ve şoven anlayış Kürtçeyi ve Kürt halkının haklı ve meşru özgürlük talebini ortadan kaldıramadı.
Buna karşın akıl dışı Kürt düşmanlığının şimdiye kadar Türkiye’de kaç iktidar götürdüğü deneyimlerle sabit.
Bundan sonra ise kimi götüreceğini tahmin etmek zor değil.
02.08.2024
MAKALELER 2025-10-14Rojava’nın İdari ve Güvenlik Statüsüne Dair Mutabakat Taslağı
2025-10-14Rojava’nın İdari ve Güvenlik Statüsüne Dair Mutabakat Taslağı 2025-10-12Peki, ya sonra? (*)
2025-10-12Peki, ya sonra? (*) 2025-09-29Büyük hırsızların “cumhuriyeti” veya sefaletin ekonomi politiği…
2025-09-29Büyük hırsızların “cumhuriyeti” veya sefaletin ekonomi politiği… 2025-08-30Solun Köklü Yanlışı: İşçi Sınıfı Merkezli Bakış ve Gelenek'in Gölgesi
2025-08-30Solun Köklü Yanlışı: İşçi Sınıfı Merkezli Bakış ve Gelenek'in Gölgesi 2025-08-24Barzani Enfalı (**)
2025-08-24Barzani Enfalı (**) 2025-08-08Bayram Bozyel: Silahsızlandırma Süreci Kürt Halkının Ulusal Haklarının Tanınmasıyla Tamamlanmalıdır
2025-08-08Bayram Bozyel: Silahsızlandırma Süreci Kürt Halkının Ulusal Haklarının Tanınmasıyla Tamamlanmalıdır 2025-08-08Sendikalara dair söylem ve gerçek!
2025-08-08Sendikalara dair söylem ve gerçek! 2025-07-31Yeniden İnşa Sürecinde Nesneye Dönüşen Siyaset Kurumu
2025-07-31Yeniden İnşa Sürecinde Nesneye Dönüşen Siyaset Kurumu 2025-07-31Dersim Soykırımının edebiyata yansıması
2025-07-31Dersim Soykırımının edebiyata yansıması 2025-07-301968 Kuşağı ve Kürt Legal Siyasal Hareketinin Doğuşu
2025-07-301968 Kuşağı ve Kürt Legal Siyasal Hareketinin Doğuşu 2025-07-30Suriye Pratiğinde İslam, Demokrasi ile Sınavda
2025-07-30Suriye Pratiğinde İslam, Demokrasi ile Sınavda 2025-07-29Otoriteryanizm Olarak İslam
2025-07-29Otoriteryanizm Olarak İslam  2025-07-24Dersim Soykırımı Ve Gerçekler
2025-07-24Dersim Soykırımı Ve Gerçekler 2025-07-23Demokrasi Olmadan Kürt Meselesi Çözülür Mü?
2025-07-23Demokrasi Olmadan Kürt Meselesi Çözülür Mü? 2025-07-22Dünya Ve Bölge değişirken Yeni bir Paradigma İhtiyacı
2025-07-22Dünya Ve Bölge değişirken Yeni bir Paradigma İhtiyacı 2025-07-22Sermayenin ve “kutsal devletin” bekası, toplumun ve canlının bekasına karşı…
2025-07-22Sermayenin ve “kutsal devletin” bekası, toplumun ve canlının bekasına karşı… 2025-07-09“Satın alıyorum, öyleyse varım…”
2025-07-09“Satın alıyorum, öyleyse varım…” 2025-06-25Kapitalizm emperyalizmdir, kapitalizm savaşsız, hegemonya düşmansız yapamaz…
2025-06-25Kapitalizm emperyalizmdir, kapitalizm savaşsız, hegemonya düşmansız yapamaz…  2025-06-17Tarihsel Bir Eşikte Bulunuyoruz
2025-06-17Tarihsel Bir Eşikte Bulunuyoruz 2025-05-05 Toplumsal Bir Yara: Çocuk yaşta Evlilik
2025-05-05 Toplumsal Bir Yara: Çocuk yaşta Evlilik