Türkçe | Kurdî    yazarlar
Toplumsal Bir Yara: Çocuk yaşta Evlilik                      

2025-05-05

Ali Haydar Üzülmez 

Kız çocuklarını küçük yaşta evlendirme İslam inancından mı kaynaklanıyor?  

Her insanın çocukluk ve özellikle gençlik döneminde bir veya birden fazla rol modeli vardır. Bu rol modeller genellikle tanıdıklardan seçilir. Kız çocukları için anne veya abla; erkek çocukları için baba veya abi birer rol modeldir.  İlkokul ve ortaokulda sevilen bir öğretmen rol model olabilir.  

İnsan sosyal bir varlıktır. Ergenlik ve gençlik dönemlerinde rol modellerin seçimi, farklılık gösterir. Hayatın bu evresinde; bireyin ailesi ve ait olduğu çevre rol model seçiminde belirleyici etkiye sahiptir. Bir anlamda, bulunduğu sosyal grup gencin davranışlarını, alışkanlıklarını, karakterini, hayata bakışını, yaşam biçimini, siyasi eğilimini geliştirir, pekiştirir ve belirler.  

Gencin aile yapısıyla, içine girdiği sosyal grup uyumlu olduğunda sorun yaşanmaz. Aksi durumda, aile içi çatışmalar yaşanabilir. Burada gencin yönlendirilmesi ve eğitimi son derece önemlidir.  

Seçilen rol modeller; zamanla yaşamımızın bir parçası, hatta zaman zaman kendisi olur. Rol modeller gibi konuşma, giyinme, mücadele etme, yaşama isteği ön plana çıkar.   

Örneğin bir Müslüman için Kur’an’ın ayetleri, Hz. Muhammed’in hadisleri, onun yaşamı, dört halifenin söylem ve yaşam biçimleri çok önemlidir. Hatta o Müslüman şöyle der: “Müslümanlar, peygamber efendimiz gibi yaşar, Hz. Ömer’in adaletini uygular, Hz. Ali gibi cesur ve imanlı olursa hiçbir sorun yaşamayız.”   

Yaşamında inanç yolunu seçen bir kişi, peygamber ve dört halifenin çok eşliliğini, küçük yaşta kız çocuklarıyla evliliğini problem etmez. Hatta “onlar çok eşliydiler,  kutsal kitabım Kur’an da dört eş almayı bana hak tanıyorsa ben de alırım, bu benim hakkımdır” der. Çünkü “peygamberim ve kutsal kitabım bu hakkı bana tanıyor” diye düşünür. “Yasalar mı? O önemli değil; hem bu yasalar Allah’ın yasalarından üstün değil ya! Birine devletin resmi nikâhını yaparım, geri kalanları da imam (inancımın) nikahı ile kılıfına uydururum.” der.  

Şu anda siyasal İslamı yaşamaya çalışan Müslümanların içinde bulunduğu durum bu!  

Devam edersek;  

Hz. Muhammed,  dört halife ve çevresindekilere baktığımızda bunlar birbirlerine kız alıp vermiş ve akrabalık bağı ile iç içe geçmişlerdir. Örneğin:  

Hz. Muhammed; 

Hatice’den olan kızı Fatıma’yı Ali’ye; Rukiye ve Ümmü Gülsüm’ü Ebu Sufyan’ın yeğeni ve aynı zamanda Muaviye ve Ümmü Habibe’nin amcası oğlu olan Halife Osman’a;  

Hz. Ebubekir’in, Hz. Ömer’in ve Ebu Sufyan’ın sırayla kızları Ayşe, Hafsa ve Ümmü Habibe’yi kendine eş almıştır. (Ayşe, 6 yaşında nikah kıyılarak Hz. Muhammed’in evine getirilmiş; 9 yaşında Hz. Muhammed, Ayşe ile birlikte olmuştur.)   

Hz. Ömer de Hz. Ali’nin kızı Ümmü Gülsüm’ü (10 – 11) yaşında kendine eş almıştır.  

Hz. Muhammed,  Ömer ve Ali’nin kayın pederi,  

Ebubekir, Ömer ve Ebu Sufyan da, Hz Muhammed’in kayın pederleridir. Hz Ali, Hz Ömer’in kayın pederi; Yezid’in babası Muaviye, Hz. Muhammed’in kayınıdır.  

Yukarıdaki paragraflarda görüldüğü gibi İslam’ın tüm öne çıkmış önemli isimleri kayınpeder, damat, kayınbirader ilişkisi içindedir. İslam’a karşı yıllarca savaşan Ebu Sufyan, görüldüğü gibi Hz. Muhammed’in kayınpederidir. İslam’ı devlet dini haline getiren Yezid’in babası Muaviye de, Hz. Muhammed’in kayınıdır.  

Bu akraba evliliklerini anlatmakla dikkatinizi şuna çekmek istiyorum: Çocuk yaşta evliliği, bizzat peygamber ve “İslam’da adaletin timsali” olduğu söylenen Hz. Ömer’in kendisi yapmıştır.   

Bu evliliklerin hiçbirinin sevgiye dayanan bir evlilik olduğunu söyleyemeyiz. Çünkü orta yerde karşılıklı bir istek ve sevgi yok! İslam’ın birliğine ve güçlendirilmesine yönelik siyasi bir ittifaka araç olarak küçük kız çocuklarının mal/meta olarak kullanımı/alışverişi, evlendirilmesi var!   

Burada sormamız gerekmiyor mu?  

İslam dininin bu evliliklere ihtiyacı mı vardı?   

Allah’ın gücü, vahiyleri yeterli değil miydi?   

Medyanın ve iletişimin hızlı bir şekilde gelişimiyle birlikte son yıllarda çocuk yaşta evlilik sık sık gündeme gelmektedir. Elbette ki geçmişte de Anadolu’da bu tür evlilikler yaygın bir şekilde yapılmaktaydı. Bunun dini, iş gücü, sosyal, kültürel ve cinsellikle ilgili boyutları vardı.  

Ancak günümüzde kentleşme, eğitim ve kültür seviyesinin yükselmesi, zenginlik, yaşam kalitesinin artması, çocuk yaşta evliliklerin olmamasını gerektiriyor. Ancak siyasal İslamı sosyal hayatta yaşamak isteyen bir kesim, yasaları ve toplumun gelişmişliğini hiçe sayarak kendi zihniyetlerini veya özlemlerini topluma dayatmak istemektedir. İlerici kamuoyu da buna karşı çıkmaktadır.  

Çocuk yaşta evliliği daha ziyade kırsaldaki ve kentlerdeki siyasi İslami kesim istemektedir. Örneğin çocuklara akide şeker dağıtıyormuş misali birbirlerine profesör unvanı dağıtan, yaşını başını almış, takım elbiseli ve kravatlı bu zatlardan biri Akit TV’ye çıkıp “12 – 17 yaş aralığındaki kadınlar, ‘süper kadınlardır’ ve çocuk doğurmak için en uygun yaş aralığıdır. ”diyebiliyor. Yasaları hiçe sayarak inancının zihnindeki yansımasını dışa vuruyor. Yine Necmettin Erbakan’ın oğlu Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, Biz10 TV’de “15 yaşında biri cinsel olgunluğa eriştiğine göre rızası geçerlidir.” yani 15 yaşında evlenebilir diyor.  

Şimdi sizlere samimi bir şekilde soruyorum, çocuk yaşta evlilik istemi nereden kaynaklanmaktadır?  

Bunda İslam inancının ve Arap kültürünün belirleyici rolü var mıdır, yok mudur?  

Sizce bunu isteyenlerin rol modelleri kimlerdir?   

Bunlara rehberlik eden nedir?  

Bunlar kimden ya da kimlerden cesaret alıyorlar?     

Kararı sizlere bırakıyorum!  

Deng Dergisi, sayı:135

MAKALELER