5/6/2024
Bekir Topgider
aa@aa
Tanınmış Kürt sanatçısı Mikail Arslan kendi sayfasında Duhok Ziyareti başlıklı bir yazı yayınladı. Ben de o yazıyı zevkle okudum ve sayfamda paylaştım. Mikail Aslan, sanatçı olarak katıldığı Duhok Govend Festivali sonrası, hem festival hem de Güney Kürdistan'a ilişkin gözlem ve düşüncelerini yazıya dökerek dile getirmiş.
Mikail Aslan’nın yazısında dile getirdiği kimi duygu ve düşünceler benim bu yazıyı yazmama vesile oldu. Bir sanatçının yaşadıkları ve gördükleri karşısında kimi zaman sevincinden ağlaması, Peşmerge'nin kontrol noktalarındaki hoşgörü ve sevecen tavrı konusundaki anlatımı doğrusu insanı sevindirmenin yanısıra gururlandırıyor.
Biz Kürtler yaşamımız boyunca hep keder ve acılar karşısında ağlamış bir halk olmuşuzdur. Bu nedenle sevinçten ağlamak bizlere yabancı bir şey gibi gelmekte.
Yaşadığımız coğrafyaya hükmedenler Kürt halkının acı ve kederden başka bir şey tatmasına rıza göstermeyip sevinmeyi bile çok gördükleri için bizler sevinçten ağlamayı bilmiyoruz.
Kürtler ve Kürdistan yüzyıllardır acı, keder, yasak ve baskılarla yoğrulmuş bir halk ve coğrafyadır. Ülkesi zorla işgal edilen ve bütün ulusal değerleri yasaklanan, dilini dahi özgürce konuşamayan bir halkın sevinçten ağlama gibi bir durumu olabilir mi? İşte sanatçımız Mikail Aslan'ın ülkemizin bir parçasının özgürlüğe kavuşması karşısında duygulanarak sevinçten ağlaması onun özgürlük duygusunu yaşamasının sonucudur.
İşte, ülkesinin bir parçasının özgürleşmesi insana öyle bir duygu yaşatır ki onu tarif etmek gerçekten zordur. Ancak ve ancak onun sevinciyle ağlanır.
Kürt halkı özgürlüğe susamış bir halktır. Hiç kuşku olmasın ki er ya da geç Kürdistan’nın diğer parçaları da özgürlüğünü elde edecek ve gün gelecek acı ve keder gözyaşlarının yerini halkımızın sevinç gözyaşları alacaktır.
Biz, halk olarak kendi düşmanlarımıza benzememeliyiz. Kürdistan toprakları üzerinde yaşayan her topluluk, grup ve her inanç özgür olmalı, baskı ve zulüm görmemelidir. Hiç bir ana zulüm ve baskıdan dolayı ağlayıp gözyaşı dökmemelidir.Coğrafyamızda sevincin gözyaşları hakim olmalıdır.
Tarih boyunca Kürtlerin hiç bir halkın toprağında gözü olmamıştır. Kürt halkı sadece işgal edilen ata topraklarını işgal edenlere karşı durmuş ve mücadele etmiş bir halktır. Şimdiye kadar kimsenin de toprağını bölmemiş, tam tersine tarihsel süreçlerde Kürtlerin ülkesi zor ve kanla bölünmüştür.
Yazıyı kısa tutup sonlandırırken sayın Mikail Aslan'a o güzel ve duygulu yazısından dolayı teşekkür etmek istiyorum. Ve umarım diğer sanatçı, siyasetçi ve akademisyenler de Güney Kürdistan'a gidip geldiklerinde bizlere Mikail Aslan’nın yazısında yaşattığı güzel duyguları yaşatırlar.
- Ne ile cebelleştiğini bilmek!
- Zaloğlu Rustem Kürddür Ama Kürdler Zaloğlu Rustem Değiller
- Antirasyonel Ve Antimodern Bir İdeoloji Olarak İslam
- Kürdistan'da Milliyetçilik: Tarihsel ve Sosyopolitik Bir İnceleme
- Kürt Meselesinde Neredeyiz? *
- Kürdlerin Geleceği Konusunda Birkaç Söz
- Yeni Ortadoğu ve Kürdistan*
- 31 Mart Seçim Sonuçları Kürt Meselesi Bakımından Ne İfade Ediyor?*
- Nasrallah’ın ölümü
- ULUSLARARASI KAMU HUKUKU BAKIŞ AÇISI İLE TRÜKİYE–IRAK-GÜVENLİK PORTOKULU VE KÜRTLER