

2025-11-25
Tarım ve Orman Bakanlığı bütçe görüşmelerinde, boşaltılan Süryani köylerinde bulunan taşınmazlara el konulduğunu söyleyen DEM Partili George Aslan, “Bu taşınmazların bir kısmı fahiş fiyatlarla tekrar kendilerine satılmak isteniyor. Oysa bütün araziler yüzyıllardır Süryaniler tarafından fiilen kullanılan, üzerinde bağcılık ve tarım yapılan, ailelerin geçim kaynağı olan alanlar” dedi.
2025 Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu toplantıları kapsamında dün, Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı kurumların bütçeleri görüşüldü.
Toplantıda söz alan DEM Parti Mardin Milletvekili George Aslan, Süryanilerin yaşadığı sorunları ele aldı.
Görüşmede söz alan Aslan, tapu ve kadastronun taşınmazlar ile ilgili neden olduğu sorunlara değindi.
“Taşınmazlar tekrar Süryanilere satılmak isteniyor”
Aslan, “Özellik Mardin, Şırnak ve Hakkâri bölgelerini kapsayan ve tarihsel bir arka plâna sahip olan bu soruna zamanla yeni sorunlar eklenmiştir. 2000'li yılların başlarında Mardin, Midyat, İdil, Nusaybin ve genel olarak Turabdin (Mardin ve çevre iller) bölgesinde yürütülen tapu kadastro çalışmaları sonrasında bazı araziler işlenmediği gerekçesiyle, orman vasfı taşıdığı, kıraç arazi veya başka sebeplerle hazineye ya da Orman Genel Müdürlüğü’ne devredilmiştir. Vergisini ödedikleri hatta mahkeme kararıyla kendi adlarına tescil ettirdikleri bazı taşınmazlar da önce hazineye ardından TOKİ'ye devredilmiştir. Bu taşınmazların bir kısmı fahiş fiyatlarla tekrar kendilerine satılmak isteniyor. Oysa bütün araziler yüzyıllardır Süryaniler tarafından fiilen kullanılan, üzerinde bağcılık ve tarım yapılan, ailelerin geçim kaynağı olan alanlar” sözlerini kullandı.
Tapu kadastro çalışmaları Süryanilerin göçü sonrası yapıldı
Aslan, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “İnsanlar neden topraklarını bırakmak zorunda kaldı? Bilindiği üzere, bölgede yaklaşık 40 yıl süren bir çatışma dönemi var. Bu çatışmalar nedeniyle Süryani nüfusunun önemli bir kısmı, köylerini ve arazilerini terk ederek yurt dışına göç etmek zorunda kaldı. Tapu kadastro çalışmaları da tam da böylesi bir dönemde yürütüldü. Yani Süryanilerin büyük bir çoğunluğunun yurt dışında bulunduğu bir dönemde gerçekleştirildi. Bu da hâliyle birçok hak kaybına ve mağduriyete yol açtı. İnsanlar yurt dışına göç ettikten sonra da imkânları dâhilinde arazilerini korumaya çalıştılar.
Ancak arazilerin çokluğu ve köylerde kalan nüfusun azlığı nedeniyle birçok arazi zaman içinde işlenmemiş ve sahipsiz kalmıştır. Tapu kadastro çalışmaları esnasında yaşanan diğer bir sorun da köy sınırlarıyla ilgilidir. Bazı köy sınırları belirlenirken Süryani köylerine ait meraların, ormanlık alanların ve arazilerin bir bölümü komşu köylerin sınırları içerisine dâhil edilmiştir. Burada yaşanan, esasında mülkiyet hakkının gaspıdır. Üstelik bu, devlet kurumları tarafından çeşitli gerekçelerle yapılmaktadır.
“Turabdin bölgesinde bulunan başta Mor Gabriel Manastırı, Mor Evgin Manastırı, Üçyol, Arbo, Dağiçi Mahalleleri olmak üzere Silopi'ye bağlı Kösreli, Aksu, Görümlü ve Beytüşşebap'a bağlı Cevizağacı gibi Süryanilere ait yerleşim yerlerinin birçoğunda arazi sorunları yaşanmaktadır. Süryaniler söz konusu bölgelerde yaşadıkları arazi sorunlarına ilişkin hukuki yollara başvurmak durumunda kalmaktadır. Ancak bu süreçlerin uzun sürmesi ve idari kurumların bu sorunların çözümüne dair yeterli desteği vermemesi nedenleriyle hak ihlâlleri ve mağduriyetler devam etmektedir.
Arazilerin işlenememiş olması el koyma gerekçesi olamaz
Sayın Bakan, güvenlik sorunları ve diğer olağanüstü hâller nedeniyle taşınmaz mallar, tarımsal amaçla kullanılmasa bile kişilerin bu mallara erişememesi mücbir sebep sayılmalıdır ve mülkiyet haklarına ilişkin yaşadıkları kayıplar ve mağduriyetler bir an önce giderilmelidir. Çünkü yaşanan göçler keyfi değil, çatışmalı ortam nedeniyle mecburi bir durumdur. Bu nedenle, göç edenlerin geride bıraktığı arazilerin işlenememiş olmaları el koyma gerekçesi olamaz.”
Agos
0025-04-23“Şeyh Abdullah ‘Demokratik’ Oldu”
2025-11-22KAOS GL: Mektubun var
2025-11-21"Siz bu yazıyı Çocuk Hakları Günü’nde okurken, ben bir günümü 200 TL’ye satmış olacağım"
2025-11-07Ağrı İsyanı’ndan Şener Şen’e uzanan bir yaşam
2025-11-011 milyondan fazla çocuk okula sosyal yardımla gidebiliyor
2025-09-15Dersim dört mezar üstünde
2025-09-05“O ânı, o korkuyu ben her Eylül ayında yaşıyorum"
2025-09-05Türkiye'de futbol: İdeolojik "uyutma" mekanizması
2025-09-01Kendisine 20 gün ömür biçilen Kürt kadın yazar 25 kitap yazdı
2025-08-30Mucizelerle dolu Mor Gabriel'i horiepiskopos Gabriel Aktaş anlatıyor
2025-08-20Kürtler ve Türkler
2025-08-26“İstanbul’un varoşlarında boş bırakılan alanı, Daltonlar doldurdu”
2025-08-24Çeteler ve Aileler: Suça Sürüklenen Çocuklar ve Kurbanları
2025-08-13Bir Vicdan Manifestosu: Karnım Zil Çalıyor!
2025-08-13Zeliha bisikletine kavuşamadı
2025-07-30Diyanet Eliyle Modern Bid’at Üretimi, İyilik Yarışması ve Umre Ödülü
2025-07-19Dürziler kimdir?
2025-07-09Kürtler Sovyet sosyalizmini ne kadar sevdi?
2025-07-02Bêrivanların yaşamı yaylaların güzelliği ile zorluğu arasında
2025-04-15Semânın Politikası