

6/12/2024 1:24:38 PM
İSİG Meclisinin açıkladığı raporda son 10 yılda, çalışırken en az 695 çocuk yaşamını yitirmiş. On yılda en çok çocuk işçi cinayetinin olduğu sektör "tarım ve orman" olmuş.
İşçi sınıfının görünmeyenleri mülteci çocuk işçiler. Bunu başa yazıp devam edelim. Görünenleri ve görünmeyenleriyle çocuklar üretim sürecinin bir parçası olmuş durumdalar.
2002 yılında ILO (Uluslararası Çalışma Örgütü) tarafından ilan edilen 12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü'nde Türkiye’deki durum şöyle: 2019 yılında TÜİK’in açıkladığı rapor dışında bir istatistiksel veri mevcut değil. TÜİK’in açıkladığı raporda mülteci çocuklar yer almazken buna rağmen 720 bin çocuk işçinin çalıştığı raporla birlikte açıklandı.
Özellikle Suriye’deki iç savaştan kaynaklı Türkiye’ye gelen ve şu anda eğitim çağında bir buçuk milyon çocuk bulunuyor. MEB rakamlarına göre eğitimde yer alanların sayısı ancak mülteci çocukların yarısı kadar. Geride kalanların bir kısmının tarikatların eline düştüğü tahmin edilirken diğerleri ise sokakta, tarlada, özellikle tekstil sektöründe çalışıyor.
İSİG Meclisinin açıkladığı raporda son 10 yılda, çalışırken en az 695 çocuk yaşamını yitirmiş. Çocuklar bu hafta sonu karnelerini alacak. Bir kısmı tarım sektöründe aileleriyle birlikte çalışmaya gidecek. Kimisi ücretli çalışacak kimisi ise ailelerinin yemeğinden, kendilerinden küçük kardeşlerinin bakımından sorumlu olacak. On yılda en çok çocuk işçi cinayetinin olduğu sektör "tarım ve orman" olmuş. Yine bu dönemde 80 mülteci çocuk çalışırken yaşamını yitirmiş. Sektörlere göre çocuk işçi cinayetleri dağılımı şu şekilde:
Yine MESEM projesiyle çocuklar bir gün okula 4 gün iş yerine gidiyor. 2023 ile 2024 yılları arasında yedi çocuk bu programda çalışırken yaşamını yitirmiş. Bu programın çocukların gelişimlerine katkıdan çok şirketlerin cirolarına katkı sağladığı görülüyor. ”Nisan 2023 tarihi itibarıyla mesleki teknik eğitim çerçevesinde döner sermaye kapsamındaki üretim gelirleri 2 milyar liraya yükselirken, bu gelirden öğrenci ve öğretmenlere düşen pay sadece 300 milyon liradır. Üretim gelirinin geçtiğimiz yılsonu itibarıyla 3,5 milyar liraya yükseldiği tahmin ediliyor.” Ağrı Milli Eğitim Müdürü yaptığı açıklamada bir yıl içerisinde ildeki meslek liselerinin 38 milyonluk bir üretim cirosu gerçekleştirdiklerini söylüyor.
Geleceğimiz olduğunu söylediğimiz çocukların bugününü yitirmeleri devletin istemediği ya da ön alamadığından değil tamamen ideolojik tercihiyle ilgili. Avrupa’da aşırı sağın yükselişiyle Türkiye’deki çocuk işçi cinayetlerinin belirleyeni ve beslendiği kaynak aynı. Kaynağın kurutulması için tartışmaya katkısı olsun umuduyla.
Duvar
BASıNDAN
2025-12-16Umur Talu: Mesele inanmak değil, anlamayı istemek!
2025-12-13Umur Talu: ‘Utanma utanma… Ot diktin ocağıma’
2025-12-09Gökhan Bacık: Kürt açılımı hangi barışı getirecek?
2025-12-09Fethiye Çetin: “Kafesim geniş ve ben de uysalca volta atıyorum içinde”
2025-12-09Ohannes Kılıçdağı: Barışırken tarihi ne yapacağız?
2025-12-08Emine Uçak Erdoğan: Derinleşen Hakikat Krizimiz ve Medya
2025-12-08Ziryan Rojhilatî: Şara’nın şükrü ve Suriye bilmecesi
2025-12-07Gürkan Çakıroğlu: Böyle barış olur mu?
2025-12-07Şehmus Diken: “Silahı bırakın, siyaset yapın” mı?
2025-12-01Yıldıray Oğur: Büyük ülkenin, küçük insanları…
2025-11-29Yetvart Danzikyan: İmralı’daki görüşme ve sonrası
2025-11-29Umur Talu: Hileli terazi!
2025-11-25Berrin Sönmez: 25 Kasım: Feminizmin gündeminde ne var?
2025-11-22Ali Bayramoğlu: Kürt meselesinde siyasi rüzgâr ılık…
2025-11-22Rawin Sterk: Takım elbiseli 'general' ve 'Doğu Cephesi'nde değişen dengeler
2025-11-21Yetvart Danzikyan: Bahçeli İmralı’ya gitseydi, neler konuşulacaktı?
2025-11-21Fethiye Çetin: Usul esasa mukaddemdir
2025-11-18Özgür Amed: 1239 nolu kanunun ilhamı neyi çözer?
2025-11-18Tarık Çelenk: Üsküdar dergâhlarının düşündürdükleri
2025-11-14Ali Bayramoğlu: İddianame: Görülmemiş bir seviye