2025-10-04
Farklı ideolojik yaklaşımlar neler, veriler ne gösteriyor, uzmanlar ne diyor?
Berza Şimşek
Ağustos ayının son günlerinde Ankara'nın Çankaya ilçesinde kızlar için ortaokul açılacağı haberi bir anda gündeme oturdu.
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir "10 yaşındaki kız ve erkek çocuklarımızı Çankaya'nın ortasındaki bir okulda birbirinden ayırmak hangi mecburiyetin sonucu?" diye sordu.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin yıllardır savunduğu tezi tekrarlayarak kız okullarının okullaşma oranını artıracağını söyledi.
Türkiye'de kız ve erkekler lise düzeyinde yıllardır ayrı okullarda okuyabiliyor.
Bunlara ek olarak bazı imam hatip liselerinin ortaokullarında da kızlar ve erkekler ayrı eğitim görebiliyor.
BBC Türkçe'ye konuşan uzmanlar, resmi olmasa da fiiliyatta ayrı eğitim veren başka okulların da olabileceğini söylüyor.
Şimdi meslek liseleri kapsamında kız ortaokullarının açılmasıyla uygulamanın yaygınlaşmasına dair endişeler var.
Uygulamaya karşı çıkan siyasi partiler, sendikalar ve sivil toplum kuruluşları kız ve erkek çocukların ortaokul düzeyinde ayrı okumasının toplumsal cinsiyet eşitsizliğini derinleştireceğini söylüyor.
Bazı kesimler ise bunu bir "hak" olarak tanımlıyor.
Amasya Üniversitesi'nde din sosyolojisi alanında çalışan ve karma eğitimle ilgili araştırmaları bulunan Dr. Harun Tunç tartışmanın Tanzimat'tan (1839-76) beri sürdüğünü söylerken "Eğitimin işlevinden ziyade, dindar-seküler kutuplaşmalar arasında meseleye yaklaşıyoruz" eleştirisini getiriyor.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın verileri ortaokul seviyesinde kız ve erkeklerin okullaşmasında bir fark olmadığını gösteriyor.
'Osmanlı kızları neredeyse devrim yaptı'
Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nden emekli Prof. Dr. Rıfat Okçabol, Türkiye topraklarında karma eğitimin başlangıcını Osmanlı dönemine kadar götürüyor.
1839'a kadar kız çocukları ağırlıkla dini eğitim veren birkaç yıllık sıbyan mektepleri ötesinde eğitim göremiyordu.
Bu tarihten sonra ortaokullar ve liseler açıldı; kızlar ve erkekler ayrı okudu.
1863'te o dönem "darülfünun" denen üniversiteler açıldı; bunlara kız öğrenciler alınmadı.
"İnas darülfünun" denen kız üniversiteleri ancak yaklaşık yarım yüzyıl sonra, 1914'te eğitime başladı.
Okçabol, karma eğitimin üniversiteye giden genç kadınların girişimiyle hayata geçtiğini söylüyor:
"Türkiye'de karma eğitimin başlangıcı Osmanlı kızlarının neredeyse devrim yaparak erkeklerin derslerine girmeleriyle başlamıştır ve 1921'de darülfünun yönetimi bunu kabul etmek zorunda kalmıştır."
1923'te Cumhuriyet'in ilanıyla önce ilkokullarda, ardından ortaokullarda, en son da liselerde karma eğitime geçildi.
Dini ya da mesleki eğitim veren veya yabancı okullar ile azınlık okulları gibi istisnai durumlarda kız ve erkek öğrenciler ayrı eğitime devam etti.
Okullarda karma eğitim yapılması 1973 yılında kabul edilen Milli Eğitim Temel Kanunu'nun temel maddelerinden biriydi.
Ancak kanunda, "eğitimin türüne, imkan ve zorunluluklara göre bazı okullar yalnızca kız veya yalnızca erkek öğrencilere ayrılabilir" deniyordu.
Eğitim Reformu Girişimi'nden kıdemli politika analisti Ekin Gamze Gencer, bu ifadenin belirsizlik yarattığını ve farklı uygulamaların önünü açtığını düşünüyor.
1997 yılında sekiz yıllık kesintisiz ilköğretime geçilmesiyle, kız ve erkeklerin ayrı okuyabildiği okulların ortaokul kısımları kapandı.
2014'te okul öncesi ve ilköğretim kurumları yönetmelikleri birleştirilirken metindeki "İlköğretim kurumlarında karma eğitim-öğretim yapılır" maddesi kaldırıldı.
BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Gencer, "Bu madde hâlâ olsaydı en azından bu tartışmayı yapabileceğimiz bir hukuki başlangıç elimizde olacaktı. Şimdi herhangi bir mevzuat düzenlemesine gitmeden çok rahatlıkla bu okullar açılabiliyor" diyor.
Kız ortaokulları hakkında neler biliniyor?
Tartışmaların odağındaki kız ve erkeklerin ayrı okuduğu mesleki eğitim veren ortaokullar, Milli Eğitim Bakanlığı'nın pilot projesi kapsamında 2024-2025 öğretim yılında açıldı.
Bu kapsamda açılan ilk kız ortaokulu, Konya'daki Gazi Kız Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi bünyesinde hayata geçti.
BBC Türkçe'nin okuldan edindiği bilgiye göre geçen yıl okulda 25 öğrenci eğitim gördü.
Okul bu yıl öğrenci sayısını iki katına çıkardı.
BBC Türkçe'nin neden velilerin kız ortaokulunu tercih ettiğine ilişkin sorusunu okul yönetimi iki gerekçeyle yanıtladı:
"Birincisi kız okulu olduğu için. İkincisi iyi bir eğitim verdiği için."
Okul yönetimi, Milli Eğitim Bakanlığı'nın kararı sonucu kız ortaokulunun açıldığını, kendilerinin bu yönde bir talepte bulunmadığını söyledi.
Okulda öğrenciler beşinci ve altıncı sınıflarda ortaokul müfredatı görecek; yedinci ve sekizince sınıflarda ise mesleki eğitim alacak. Hangi mesleki eğitimlerin verileceği henüz belli değil.
BBC Türkçe'nin konuştuğu kimi uzmanlar, Çankaya'da kız ortaokulu açma girişiminin, Bakan Tekin'in bu okulların ihtiyaçtan açıldığı söylemini çürüttüğü görüşünde.
Milli Eğitim Bakanlığı, bu haberle ilgili bilgi ve yorum talebimize yanıt vermedi.
'Kamuoyu bizi eleştiriyor ama Türkiye'nin toplumsal realitesi var'
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin yıllardır kız okullarının bir ihtiyaç olduğunu savunuyor.
2023 yılında bunu dile getirdiğinde HÜDA-PAR milletvekillerinden destek gelmişti.
HÜDA-PAR Gaziantep Milletvekili Şehzade Demir, "Kimse çocuklarını karma eğitim veren kurumlara göndermeye zorlanmasın. Kız okulları da olsun erkek okulları da" derken, HÜDA-PAR Mersin Milletvekili Faruk Dinç, "Karma eğitim zorunlu olmasın" demişti.
Çankaya'daki okulla ilgili tartışmaların ardından Tekin 13 Eylül Cumartesi günü CNNTürk programında bu konuya bakışını yineledi.
Tekin "Biz bütün çocuklarımızın eğitime erişmesini istiyoruz" dedi ve ekledi:
"Kamuoyu bizi bu konuda eleştiriyor ama Türkiye'nin toplumsal realitesi de var. Ortaöğretime kız çocuklarını karma eğitim anlamında dahil etmek istemeyenlere biz, kız çocuklarının eğitime erişmesi açısından farklı seçenekler sunmak zorundayız."
Lise düzeyinde öğretmen ve öğrencilerin konu hakkındaki düşüncelerini araştıran Dr. Harun Tunç velilerin karma ya da tek cinsiyetli eğitim tercihlerine dair araştırmaya rastlamadığını söylüyor ve bunu bir eksiklik olarak tanımlıyor.
Kız çocukların okullaşma oranlarında fark var mı?
Resmi istatistikler ise ortaokul seviyesinde kız ile erkek çocukların okullaşma oranında neredeyse hiç fark olmadığını gösteriyor.
2024-2025 eğitim-öğretim yılında ülke genelinde ortaokul düzeyinde okullaşma oranı erkek çocukları için yüzde 91,4, kız çocukları için 91,5 oldu.
Eğitim Reformu Girişimi'nin analizine göre 2023-2024 döneminde 612 bin 814 çocuk eğitim-öğretim dışındaydı.
Ortaokul çağı olan 10-13 yaş arasında ise 44,472 erkek, 41,798 kız çocuk eğitim dışında kaldı.
Ekin Gamze Gencer, bazı kız çocuklarının okuldan geri kalmasını karma eğitimden ziyade, "sosyo-ekonomik, engellilik, ev içi bakım gerekliliği" gibi nedenlere bağlıyor:
"Araştırmalar da zaten söylüyor. Sosyo-ekonomik durumu dezavantajlı ailelerde birden fazla çocuk varsa, [okula] ilk gönderilen erkek çocuk oluyor. Kız çocuk, ev içi bakım emeği de verdiğinden ikinci sıraya düşüyor."
Gencer, Türkiye'de 12 yıllık eğitimin zorunlu olduğunu hatırlatıyor ve velilerin çocuklarını göndermek istememesinin buna aykırı uygulamalar için bir gerekçe olamayacağını söylüyor.
'İki eğitim tipini görenler karma eğitimden yana'
Dr. Harun Tunç, bir araştırmasında bu konuyu lisede tek cinsiyetli, üniversitede ise karma eğitim almış öğrenciler ve hem karma hem de tek cinsiyetli liselerde çalışmış öğretmenlerle ele almış.
Her iki eğitim tipini de görmüş öğrenci ve öğretmenlerin karma eğitimden yana olduklarını söylüyor.
"Dersin içeriği gereği öğrenciler kendilerini daha rahat hissedeceklerse ve böyle bir talepleri varsa, tek cinsiyetli eğitim olsun" diyenlerin de olduğunu belirtiyor.
Ancak onlar da dersliklerin ayrılmasını, bahçede ve kantinde ise öğrencilerin karma olmasını savunuyor.
Tunç'un 2024 yılında yaptığı araştırmaya göre her iki tip eğitim sisteminin de açmazları var.
Tunç'a göre karma eğitimde parlak öğrenciler öne çıkıp diğer öğrenciler daha çekingen kalabilirken; tek cinsiyetli eğitimde öğretmen ve öğrenci ya da öğrenci ve öğrenci arasındaki ilişkinin fazla samimileşmesinden ötürü disiplin zorlaşabiliyor.
'Laikliğe, demokratik yaşama dönük bir müdahale'
Kız ortaokullarına karşı çıkanlar bunun toplumsal cinsiyet anlayışı üzerinde uzun dönem etkileri olabileceğini vurguluyor.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka bu ortaokulların, karma eğitimin tümden kaldırılmasının ilk adımı olduğu öne sürüyor:
"Yirmi üç yıldır iktidarda olan AKP'nin yöntemini çok iyi biliyoruz: Önce küçük bir adım atılır, buna 'alternatif' denir. Sonra bu küçük adımlar çoğaltılır, 'tercih' adı altında dayatmaya dönüştürülür. Bugün açılan kız ortaokulları da işte böyle bir dayatmanın öncüsüdür."
Eğitim-Sen sendikasının Merkez Kadın Sekreteri Simge Yardım, tartışmayı "AKP iktidarının kadınların haklarına dönük uzun zamandır sürdürdüğü saldırılar ve laikliğe, demokratik yaşama dönük de bir müdahale olarak" değerlendirmek gerektiğini söylüyor.
BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Yardım, "Bunun çok ideolojik bir yanı olduğunu, öyle 'Kız çocukları eğitimden mahrum mu kalsın' masumiyetinde tartışılamayacak bir durum olduğunu görmek gerekiyor" diyor.
Eğitim-Sen, laik ve bilimsel eğitimi savunan bir sendika olarak biliniyor.
Simge Yardım şöyle devam ediyor:
"Bizim tartışmamız gereken şey 'Biz nasıl bir toplum istiyoruz?' meselesi. Kız ortaokullarıyla birlikte çok daha fazla makbul kadınlığı inşa eden bir yapılanma olacak.
"Önümüzdeki dönemde çalışma yaşamının ve hayatın içerisinde erkeklerle yan yana gelmeme gibi çok daha derin, ideolojik bir toplum inşasını ortaya çıkartacak gibi görünüyor."
Kız ortaokullarına karşı çıkanlar, uygulamanın, kadın ve erkeklere eşit haklar tanıyan ve devlete bu eşitliği hayata geçirme yükümlülüğü veren Anayasa'nın 10. maddesine; eğitim ve öğretimin Atatürk ilke ve inkılapları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre yapılmasını öngeren 42. maddesine ve laikliği devletin değişmez niteliği olarak tanımlayan 2, 24 ve 174. maddelerine aykırı olduğunu savunuyor.
'Karma eğitim dayatması yanlış'
Eğitim-Bir-Sen ise "Karma eğitim dayatmasının yanlış olduğunu düşünüyoruz" diyor.
Eğitim-Bir-Sen Genel Sekreteri Talat Yavuz, BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlarken meslek liseleri bünyesinde ortaokul açılmasının yeni olmadığını öne sürüyor.
"Kız meslek liselerinin ortaokul kısmı 28 Şubat'tan önce vardı" diyor.
Tek cinsiyetli okulları pedagojik açıdan doğru bulduklarını belirten Yavuz, bu seçeneğin sunulmasını demokratik bir hak olarak değerlendirdiklerini de aktarıyor.
Yavuz, "Ülkemizde yaygın şekilde karma eğitim var. Tek cinsiyetli okul seçeneğinin de sunulması gerektiğini düşünüyoruz" diyor.
Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Talip Geylan ise konuyu mesleki eğitimin yaygınlaştırılması açısından değerlendiriyor.
"Türkiye'nin karma eğitimle ilgili çok oturmuş bir geleneği var. Bunun değişmesine Türkiye toplumunun kültürel refleksi zaten müsaade etmez" diyor.
BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Geylan, sanayi sektörünün en büyük sorununun kalifiye ara elaman bulamamak olduğunu ve genç işsizliğinin çözülmesi için mesleki eğitimin yaygınlaştırılması gerektiğini söylüyor.
"Sendika olarak mesleki eğitimi özendirecek uygulamaları destekliyoruz. Bunun siyasi tartışmaların konusu olmasını doğru bulmuyorum" diyor.
'Üniversiteye gidecekler mi? İstihdama katılabilecekler mi?'
Uzmanlar ise tek cinsli eğitimi gelecek perspektifiyle değerlendiriyor.
Eğitim Reformu Girişimi'nden Ekin Gamze Gencer bu okulların kız çocuklarının ileriki yaşamlarına büyük etkileri olabileceğini söylüyor.
"Sadece başka kız çocuklarıyla okuduktan sonra, bu kız çocuklarının gelecekte erkeklerle birlikte okuyacakları üniversiteye giriş oranları nasıl olacak?
"İstihdama katılabilecekler mi? Erkekleri tanıyabilecekler mi, arkadaş edinebilecekler mi? Bu konuyu uzun dönemli düşünmek lazım."
Lisede tek cinsiyetli okullara giden öğrencilerle araştırma yürüten Dr. Harun Tunç, bu öğrencilere "Tekrar tek cinsiyetli eğitim almak ister misiniz?" diye de sorduğunda neredeyse tümünün "Hayır" yanıtı verdiğini aktarıyor.
Bu öğrencilerin tek cinsiyetli eğitimin ardından üniversitede karma eğitime başladıklarında karşı cinsle ilişki biçimi geliştirmekte zorlandıklarını aktarıyor.
BBC Türkçe
TÜRKIYE