1.11.2023
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Cuma Erçe, Gazze’de süren savaşa dair Türkiye’nin tutumunu eleştirdi. “İsrail’in karşısında oldukları açıklanıyor ama İsrailli şirketler ile olan anlaşmaların yanı sıra askeri anlaşmalar da devam ediyor” diyen Erçe, Aleviler olarak barış çağrısını her daim yapacaklarını dile getirdi.
Alevi toplumunun, AKP-MHP iktidarının asimilasyon girişimlerine karşı mücadelesi sürüyor. Alevi inancına dönük müdahalelerin yanı sıra eğitim alanındaki din dayatması da Alevi kurumlarının gündeminde olan bir diğer başlık.
Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) Genişletilmiş Danışma Kurulu, iktidarın baskı politikalarıyla birlikte dünya kamuoyunda yaşanan gelişmelere karşı 21-22 Ekim’de Hacıbektaş’ta toplantı yaptı. 2 Günlük toplantının ardından kimi eylem ve etkinlik kararları alındığı kamuoyuna duyuruldu.
“VAHŞETE SEYİRCİ KALINIYOR”
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Başkanı Cuma Erçe, yapılan toplantıda Filistin’de devam eden savaşa da dikkat çekildiğini belirtti. Alevi kamuoyu tarafından Türkiye’nin tutumunun eleştirildiğini söyleyen Erçe, şunları ifade etti:
“Onlarca yıldır çözülmeyen ve bölgede ABD’nin jandarması görevini üstlenen İsrail’in, Filistin topraklarındaki işgali yetmiyormuşçasına şimdi durumu ilhaka dönüştürdü. Canice, çok daha büyük bir katliama, soykırıma dönüştürmüş durumda… Bu hususta aslında uluslararası kamuoyunun ikiyüzlü tutumu ne yazık ki devam ediyor. Neredeyse bir kaşık suda boğabilecekleri bir ülkenin, burada yaptığı insanlık dışı vahşete seyirci kalmanın yanı sıra ABD ile olan ilişkilerine ve kulluk görevlerini de eksiksiz yerine getiriyorlar. Hamaset nutukları atılıyor. Filistin’in yanında olduklarını söylüyorlar ama İsrail’i koruyan askeri anlaşmalar devam ediyor. Bölgedeki ABD üsleri açık. Bölgemiz uzun bir süredir savaş çemberi içerisinde. Genişletilmiş Büyük Ortadoğu Projesinin harfiyen yerine getirilmesi noktasında bölge halkları hala bedel ödemeye devam ediyor. Bu yetmiyormuşçasına kuzeyimizde de Ukrayna-Rusya, Azerbaycan-Ermenistan arasında savaşlar da devam ediyor. Ve uzunca bir süredir bitmeyen Suriye meselesi üzerine artık son yılların en büyük insanlık dramı yine Filistin topraklarında yaşanıyor. Filistin’i ilhak eden İsrail, şimdi kalan parçalarını da tümden haritadan silmek adına büyük kapsamlı bir soykırım gerçekleştiriyor.”
“İSRAİL’İ KORUYAN RADAR ÜSLERİ KÜRECİK VE İNCİRLİK’TE!”
Cuma Erçe, süren savaşa karşın Birleşmiş Milletler’in de ikiyüzlü davrandığını vurguladı. Erçe, Türkiye’den de hamaset niteliğinde nutuklar atıldığını söyleyerek “İsrail’in karşısında oldukları açıklanıyor ama İsrail şirketleri ile olan anlaşmaların yanı sıra askeri anlaşmalar da devam ediyor. İsrail’i koruyan, kollayan radar üsleri, İncirlik ve Kürecik başta olmak üzere halen faaliyetlerini sürdürüyor. Dolayısıyla kamuoyuna yapılan açıklamaların gerçeklikle bir ilgisi yok. Bu açıdan Alevi Bektaş Federasyonu’nun, Hacıbektaş’ta gerçekleştirdiği ‘genişletilmiş danışma kurulu toplantısı’ tam da böyle bir döneme denk geldi. Bileşenlerimiz arasında olmadığı halde müsahip kurumlarımızın da katılımıyla genişletilmiş bir toplantıya dönüştü ve orada hünkarın huzurunda Aleviler olarak barış çağrımızı yaptık” diye belirtti.
“SAVAŞ ‘SURİYE’DE MEŞRU, İSRAİL’DE GAYRİMEŞRUDUR’ DEMEYİZ”
PSAKD Genel Başkanı Erçe, Aleviler olarak her zaman savaşların karşısında olduklarını söyleyerek şu değerlendirmeyi yaptı:
“Aleviler olarak savaşın nerede, ne şekilde, kime karşı yapıldığına bakmaksızın yaşamdan, yaşamın kutsalından yanayız. Yani ‘Savaş Suriye’de, Irak topraklarında gerçekleşiyorsa meşrudur, İsrail’de oluyorsa gayrimeşrudur’ demeyiz. Rojava bombalanırken alkışlayan, Gazze bombalanırken başka türlü gözyaşı döken ya da döküyormuş gibi gösterenlerden olmayız. Dolayısıyla biz bir bütünsel olarak Ukrayna’da da ‘Savaşa Hayır’ deriz, Azerbaycan’dakine de İsrail’de, Filistin topraklarında sürdürülen savaşa da Suriye’dekine de ‘hayır’ deriz. Çünkü biz 72 millete aynı nazarla bakanlarız. Bizlerin ikiyüzlülük, ayrımcılık yapması mümkün değildir. Biz yaşamın kutsallığını savunuruz.”
İSTANBUL MİTİNGİ İÇİN 10 ARALIK ÖNERİSİ!
Türkiye toplumunun, büyük bir ekonomik kriz içerisinde olduğuna işaret eden Cuma Erçe, aynı zamanda siyasi ve sosyal bir krizin de devam ettiğine vurgu yaptı.
Erçe, tüm bunlar nedeniyle Aralık’ta, İstanbul’da büyük miting düzenleyeceklerini belirterek, şöyle devam etti:
“Türkiye bu savaş tamtamları içerisinde korkunç bir ekonomik terörle karşı karşıya. Hal bu iken muhalefetin de görevini tam olarak yapamadığı, muhalefetin de kendi içinde dağıldığı bir dönemde Alevi kurumları bu işin öncülüğüne soyundu. İzmir’de gerçekleştirdiğimiz ‘Laik eğitim, laik yaşam, eşit yurttaşlık’ mitingimizi daha da genişleterek bölgelere yayma noktasında bir görüş birliğimiz var. Alevi kurumları olarak büyük bir İstanbul mitingi gerçekleştirilmesi noktasında ilkesel bir karar almış durumdayız. Bu ilkesel kararımızı İstanbul’daki Alevi kurumlarımızla görüştükten sonra demokratik kitle örgütleri, yöre dernekleri, siyasi partiler ile görüştükten sonra Aralık ayının başlarında mitingin gerçekleşmesini hedefliyoruz. Bizim önerimiz 10 Aralık olması yönünde. 10 Aralık Dünya İnsan Hakları günü olması açısından da önemli olduğu için böyle bir önerimiz var. İstanbul’daki kitle örgütleri ve Alevi kurumlarımız bu işe ‘Evet’ derlerse bizler çağırıcı Alevi kurumları olmak kaydıyla bütün dostlarımızı işin içine katarak mitingi yapmayı hedefliyoruz.
“TOPLUMSAL MUHALEFETİN ÖNCÜLÜĞÜNE SOYUNDUK”
İzmir’de yapılan mitingin adını da belki bir tık daha geliştirerek; örneğin ‘İnsanca yaşam’ biçimine de dönüştürebiliriz. Laik eğitimden vazgeçmeyeceğiz ama bir taraftan da insanca yaşam istiyoruz. Demokratik cumhuriyet talep edebiliriz. Eşit yurttaşlık talebimiz yine kalabilir ama barış talebi üstüne eklenebilir. Bu biçimiyle aslında Türkiye’nin şu anda gerçek anlamda toplumsal bir muhalefete ihtiyacı var, bunun da öncülüğüne soyunmuş durumdayız. Umut ediyoruz ki toplumsal muhalefet kanalları önümüzdeki günlerde, Mayıs ayında içine düştükleri durumdan bir an önce çıkarlar ve bu anlamıyla da toplumsal muhalefeti daha da canlı kılarız. Biz bu anlamda üzerimize düşeni yapmaya kararlıyız. Alevi kurumları olarak yaptığımız danışma kurulu toplantımızda çok önemli kararlar aldık, bu kararlarımızı en kısa zamanda hayata geçirmek için de çalışıyoruz.”
PİRHA
- Barış Vakfı'ndan 'Kürt Sorunu İçin Bütünlükçü Barış Yöntemi' raporu
- İsrail’e ticaret devam ediyor…
- Sokakta çalıştırılan çocuk sayısı 50 bine dayandı
- 8 bin 521 tutuklunun tahliyesi engellendi
- Tutuklanan Ahmet Özer'in adı İmralı tutanaklarında nasıl geçiyor?
- Ahmet Özer: Kayyım için altyapı oluşturulmuştur
- PSK 50. Yılı İstanbul’da Coşkuyla Kutlandı
- Çanakkale'de Kürt düğününe ırkçı saldırı
- Gece kulübünde akılalmaz parti: Kafese kadın koyup parayla kırbaçlatmışlar
- İzmir’de PSK’nin 50. Kuruluş Yıldönümü Kutlandı