yazarlar makaleler
Gökçer Tahincioğlu: Hastalar, çocuklar için "ölüm" gibi kararlar
1/6/2024

Sağlık Bakanlığı da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da yargının değil doktorların karar vermesi gereken, "bedeli ödenecek, tedavide kullanılacak ilaç" konusunda hareket geçmek istemiyor

"İtibardan tasarruf etmeyen" Türkiye'nin elbette bu masrafları karşılayabilmek için başka kalemlerden tasarruf etmesi gerekiyor.

Artık umursanmayan, sadece hastaların ve yakınlarının umursadığı, koca bir toplumun görmezden geldiği büyük, çok büyük bir mesele var.

* * *

İnsanların ilgisinin o kadar çabuk dağıldığı bir mesele ki bu, hemen ne kadar vahim olduğunu bir örnekle açıklamak lazım:

Gaziantep'te, nadir hastalıklardan birine yakalanan çocuğun tedavisi için gerekli ilaç, ancak mahkemeden tedbir kararı çıkınca devlet tarafından ödendi. Ancak daha sonra ilaç bedelinin ödenmesine yönelik karar bozuldu. Bunun üzerine SGK, ödenen ilaç bedellerini geri istedi.

Ancak ailenin o kadar parası elbette yok. Taksitle bu para bulunan ne varsa o gelirler üzerinden kesilmeye başlandı.

Ve çocuğun aylık 180 lira olan bez parası bile kesildi.

* * *

Örnekleri çok…

Konunun ne kadar vahim olduğunu, tabloyu net biçimde ortaya koyan bir kararla da anlatmaya çalışacağım.

Ancak öncesinde Yargıtay'ın yıllardır verilen mücadeleleri boşa çıkartan, T24'ün kamuoyuna duyurduğu kararını anımsamakta fayda var.

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, geçtiğimiz aylarda verdiği, emsal niteliğindeki kararında, akıllı kanser ilaçları ve nadir hastalıklarda kullanılan akıllı ilaçların bedelinin devlet tarafından ödenmesi konusunda çok tartışmalı bir yoruma imza attı.

Kararda, ilacın iyileşmeye yol açıp açmayacağı konusunda uzman raporunun olması gerektiğini belirtirken, "iyileştirme kavramından anlaşılması gerekenin sigortalı hastanın sağlığına kavuşması ve hastalığın iyileşmesi hususu olduğu göz önünde tutulmalıdır" dedi.

Bu karar, iyileşme ihtimali olmayan hastaların ilaç bedelinin ödenmemesi, yaşam süresinin uzatılması mümkün olan, son dönemini rahat geçirmesi ihtimali bulunan hastaların tamamının dışlanması anlamına geliyor.

Ve elbette, bazı durumlarda hastanın iyileşip iyileşemeyeceğinin önceden bilinmesi de mümkün değil. Ama Yargıtay, "İyileşecek mi söyleyin, söyleyemiyorsanız ödemeyin" diyor.

* * *

Bu karar, istinaf mahkemeleri ve yerel mahkemeler tarafından hemen emsal alınmaya başlandı.

Sürekli önümüze çıkan, "Mahkeme karar verdi, ilaç bedeli ödenecek" tarzı haberleri ve bu haberlere konu olan kararları da boşa düşürecek bir karar bu. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı değiştirmezse, tüm davaları etkileyecek bir karar.

Yılın son ayı verilen bir mahkeme kararı, bunun örneklerinden…

"…Hasta özelinde davaya konu ilacın tedavi yöntemi olarak seçilmesinde geleneksel yöntemlere göre hasta özelinde daha olumlu sonuçların elde edilip edilmediği, davaya konu ilaç sayesinde tümörlü dokuların küçülüp küçülmediği, tamamen yok olup olmadığı konularında… ilgili hasta bazında bireyselleştirme yapılmak suretiyle değerlendirilmesinin istenmesine…"

İyileşmiyorsa para yok…

Avukatlar Duygu İnegöllü ve Ali Samsun'un onlarca dosyasından biri bu. Söz konusu Yargıtay kararı da bu alanda yıllardır verdikleri bir dosyada, üstelik AİHM kararıyla ilaç bedelinin ödendiği bir dosyada verildi.

* * *

Kararın tek sonucu ilaç bedellerinin ödenmemesi, o ana kadar ödeniyorsa ödemenin kesilmesi değil… Yukarıdaki örnekte de bu görülüyor.

Vahim örneklerin sayısı o kadar çok ki anlatmakla bitmez…

SGK'nın geçen yıl verdiği kararlardan biriyle vehameti anlatmaya çalışalım.

* * *

Ankara 5. İş Mahkemesi, 2021'de açılan davada, nadir hastalıklardan birine yakalanan çocuğun ilaç bedelinin SGK tarafından ödenmesi için tedbir kararı verdi.

Bu karar uyarınca, doktorların reçete ile yazdığı altı kutu ilaç 2021'de, altı kutu ilaç da izleyen altı aylık dönemde SGK tarafından ödendi.

Yurt dışından getirilen ilaçların bedeli 243 bin 608 Euro tuttu…

Bu miktarı Türkiye'nin varlıklı kesiminin bile ödemesi kolay değil.

Hasta çocuk ilaçları kullanmaya başladı ama dava devam ediyordu. SGK, karara itiraz etti.

İstinaf mahkemesi, hem tedbir kararını kaldırdı hem de ailenin açtığı ilaç bedelinin ödenmesi davasını reddetti.

SGK hemen harekete geçti.

Aileden ödenen ilaç bedellerinin tahsili için yazı gönderildi.

"İvedilikle ödenmesi."

Çocuk, artık bu ilaçları alamıyor. Yüzde 90 engelli hale gelen çocuk için yeni ilaç alınabilmesi Yargıtay'ın kararı da düşünüldüğünde yok gibi…

Ve zaten zaman geçiyor.

SGK'nın aileden istediği para, 243 bin 673 Euro ve yasal faizi.

Aile elbette böyle bir parayı ödeyecek güce sahip değil.

Çocuklarına mı üzülecekler, hayatları boyu ödemek zorunda olacakları bu borca mı?

* * *

Yüzlerce örnek var…

Ancak Sağlık Bakanlığı da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da yargının değil doktorların karar vermesi gereken, "bedeli ödenecek, tedavide kullanılacak ilaç" konusunda hareket geçmek istemiyor.

Zira buraya bir bütçe ayrılması gerekiyor.

Ve buraya bütçe ayrılması için de bir yerlerden kesinti yapılması…

Sıra sıra dizilen son model araçlardan, kiralanan kurumlardan, ödenen temsil masraflarından vazgeçilmesi misal…

Ve kimse bunları yapmak istemiyor.

T24


İÇERİK BAŞLIKLARI
×
 MAKALELER   yazarlar