14.10.2023
Gazeteci Gökçer Tahincioğlu "adliye koridorlarında sürekli konuşulan bazı cümleler" diyerek aktardı: "Tahliye nakit 500 bin lira. Artık daha ucuza olmuyor. 100, 200 bin liraya erişim engeli kararı. Adli kontrol kararının kalkması 100-150 bin lira. Yurtdışına çıkış yasağının kaldırılması 500 bini aşıyor."
İstanbul Anadolu Başsavcısı İsmail Uçar’ın, Hâkimler ve Savcılar Kurulu’na gönderdiği, adliyede hangi davalarda nelerin yapıldığını gösteren mektubun yankıları sürüyor.
Gazeteci Gökçer Tahincioğlu da mektuptan hareketle adliye koridorlarında duyduğu “rüşvet tarifesini” okurlarıyla paylaştı. Buna göre tahliye olmak isteyen biri en az 500 bin TL’lik nakit parayı gözden çıkarmak zorunda. Zira “artık daha ucuza olmuyor.”
Tahincioğlu T24’te yayımlanan yazısına şöyle başladı:
“Adliye koridorlarında sürekli konuşulan bazı cümleleri sıralayalım:
-Tahliye istiyorsa, nakit 500 bin lirayı getirmesi gerekiyor, artık daha ucuza olmuyor.
-100, 200 bin liraya erişim engeli kararını çıkartırız.
-Adli kontrol kararının kalkması 100-150 bin lira, yurtdışına çıkış yasağının kaldırılması 500 bini aşar.
-Mahkemelerde, hakimliklerde görevli avukata ulaşacaksın, süreci o halledecek, ben bağlantını kurarım. Tamamen bu avukatlar eliyle yürüyor.”
‘BİLİNEN SIRLAR’
“Bu konuşmalar, operasyona maruz kalan, tutuklanan, bir biçimde yargının hedefinde olup da işlerini kolay yoldan halletmek isteyenler arasında geçiyor” diyen Tahincioğlu, “Bilinen sırlar” ifadesini kullandı.
‘MESLEKTAŞ’ OLUNCA, SİSTEM FARKLI İŞLİYOR
Tahincioğlu, konu “meslektaş” olduğunda ise sistemin farklı işlediğini, ise şöyle anlattı:
“Hakkında iddia ortaya atılan yargı mensubu, birkaç saat içerisinde, hem de görev yaptığı ya da daha önce çalıştığı adliyedeki hakimliğe başvurarak erişim engeli kararını kolayca çıkartıyor.
Bu erişim engeli kararları, o hâkim ya da savcı hakkında, Yargıtay üyesi hakkında bir soruşturma açılması söz konusuyla orada da kanıt olarak kullanılıyor.
Hakkında bunca iddia ortaya atılan yargı mensupları hakkında arşiv taraması yapmak bir süre sonra olanaksız hale geliyor. Soruşturmalar da kısa sürede kapatılıyor.
Bu kadar iddia ortada ancak hakkında dava açılan isim sayısı yok denecek kadar az, zira önlem baştan alınıyor.”
‘KARAR ÇIKARTMANIN BİR TARİFESİ VAR’
İzmir Adliyesi’ndeki ‘FETÖ Borsası’nı hatırlatan Tahincioğlu, “Karar çıkartmanın bir tarifesi var. Ve bu tarifeye göre işlem yaparak zenginleşen yargı mensupları…” diye yazdı.
‘UÇAR, 17-25 ARALIK DOSYALARINI KAPATAN EKİPTEN’
İstanbul Anadolu başsavcısı İsmail Uçar’ın, yardıdaki çürümüşlüğü gözler önüne seren mektubuna değinen Gökçer Tahincioğlu, “Uçar, herhangi bir isim değil. 17-25 Aralık dosyalarında görev alan, cemaatin oluşturduğu dosyaları kapatan ekipten. Eşi TMSF üyeliğine seçilen Uçar’ın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında açılan dava sürecinde de ismi sıkça gündeme geldi. İmamoğlu’nun Uçar’ı doğrudan arayarak uyarma gereği duyduğu iddialarına kadar uzanan gelişmeler yaşandı. Uçar’ın, adliyede olan bitenle başa çıkamayarak HSK’ye şikâyette bulunması bu nedenle de ayrı önem taşıyor” değerlendirmesinde bulundu.
‘HERKES BİLDİKLERİNİ ANLATSA SİSTEM BÜTÜNÜYLE ÇÖKECEK’
İsmail Uçar’ın çıkışından yargıda bir “temiz eller” operasyonu çıkmayacağını kaydeden Tahincioğlu, yazısını şöyle noktaladı:
“Ancak bunu da “temiz eller” operasyonunun bir parçası gibi görmek mümkün değil.
Yara çok daha derin.
Belli ki İstanbul grubu odaklı tartışmaların yerini farklı çıkar gruplarının, kliklerin çatışması almış durumda.
Bunun dışında kalmaya gayret gösteren yargı mensupları var.
Bu isimlerin tamamı olanı biteni biliyorlar.
Hâkimler ve Savcılar Kurulu, işlem yapmak isterse çıkar gruplarının tamamını açığa çıkartabilir, yargı içinde çeteleşen grupları deşifre edebilir.
Bugüne kadar yapmadı.
Öyle dengelerle yürüyor ki iş, birinin ayağına basılsa çember aniden dağılacak. Herkes bildiklerini anlatsa sistem bütünüyle çökecek.
Hâkimler ve Savcılar Kurulu da bu tabloyu bildiği için harekete geçmiyor.
Ancak ölü taklidi yapmak, olanı biteni gizlemeye de yetmiyor.
Yeni gelişmelerin eli kulağında…”
KRONOS
- Barış Vakfı'ndan 'Kürt Sorunu İçin Bütünlükçü Barış Yöntemi' raporu
- İsrail’e ticaret devam ediyor…
- Sokakta çalıştırılan çocuk sayısı 50 bine dayandı
- 8 bin 521 tutuklunun tahliyesi engellendi
- Tutuklanan Ahmet Özer'in adı İmralı tutanaklarında nasıl geçiyor?
- Ahmet Özer: Kayyım için altyapı oluşturulmuştur
- PSK 50. Yılı İstanbul’da Coşkuyla Kutlandı
- Çanakkale'de Kürt düğününe ırkçı saldırı
- Gece kulübünde akılalmaz parti: Kafese kadın koyup parayla kırbaçlatmışlar
- İzmir’de PSK’nin 50. Kuruluş Yıldönümü Kutlandı