yazarlar makaleler
Vahap Coşkun: “Bu tip saldırılar HDP’nin siyaset alanını daha da daraltıyor, Kürt meselesini demokratik çerçevede konuşmamızı zorlaştırıyor”
3.10.2023

Gökçe Çiçek Kösedağı

Ankara’da Emniyet Genel Müdürlüğü’ne düzenlenen bombalı saldırı, iktidar içindeki güç mücadelelerini nasıl etkileyecek, eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yakın olduğu bilinen sosyal medya hesapları İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’yı neden hedef aldı, PKK’nın üstlendiği saldırıyı Yeşil Sol Parti’nin kınaması ne anlama geliyor? Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Vahap Coşkun, Gökçe Çiçek Kösedağı’nın sorularını yanıtladı.

Gökçe Çiçek Kösedağı’nın Vahap Coşkun ile yaptığı 9 dakikalık söyleşinin tam metni sizlerle…

Vahap Coşkun: Belki bugünkü tabloyu anlamak için geriye dönüp bakmak faydalı olabilir. Dediğiniz gibi, Haziran 2015 seçimleri Türkiye siyasetinde bir dönüm noktasıydı. O seçimlerde Halkların Demokratik Partisi (HDP) yüzde 13’lük bir oy oranıyla ciddi bir siyasi başarı elde etmişti. “Bu başarı hangi gelişmenin arkasından, hangi gelişmeyi takip ederek geldi?” diye sorduğumuzda arkasında çözüm sürecini görüyorduk. Kürt meselesinin siyasetle çözüleceğine dair umutların en üst seviyeye çıktığı dönemde. Çözüm sürecini merkezine alan ve siyasette anahtar bir rolü olacağı düşünülen HDP’ye daha öncesinde görülmemiş bir seçmen kitlesi rağbet etti. Ancak 7 Haziran 2015’ten sonra bu siyasi hat daha da derinleştirileceğine, PKK’nın şehir savaşları veya hendek savaşları adını verdiği süreç başladı. Şehir savaşları 3 önemli sonuç yarattı. Bunlardan bir tanesi HDP’nin ciddi manada gerilemesi. Diğeri, Kürt meselesinin çözümünü siyasi alandan çekip askeri ve güvenlik alanına sokması. Hatta bu meselenin konuşulması bile artık son derece güçleşti. Üçüncü olarak da Türkiye’de demokratikleşme yerine otoriterleşme dalgası geldi ve muhalefet son derece zorlandığı bir döneme girdi.

Bu saldırının da benzer bir sonuç üreteceğine hiç şüphe yok. Bu saldırı PKK tarafından üstlenildi, mesajda garip ifadeler vardı. “Bu şekilde gerçekleştirdik ama çok daha ağır kayıplar verecek şekilde gerçekleştirebilirdik. Eylemimizi mesajını alması gerekenler almalıdır.” denildi, mealen söylüyorum. Burada mesaj iktidara yönelik. İktidar üzerinde baskı kurma mesajı içeriyor. Saldırıların devam edebileceği de söylendi. Dolayısıyla bu anlamda yeni bir sürece girildi. Saldırının iki sonucu olacak. Kürt meselesini Türkiye’de siyasetin ve demokrasinin çizgileri içerisinde konuşmamızı çok daha zorlaştıracak. İkinci olarak da 2015’ten bugüne gelen sürecin devamı olarak HDP’nin siyasal alanını daha da daraltacak. Zaten HDP hukuki ve fiili olarak bir cendereye alınmıştı. Bu tür eylemlerin olması, HDP’nin oyun sahasını daha fazla daraltacaktır.

Diğer boyutu ise iktidar içerisindeki güç mücadelesi. Çünkü mayıs seçimlerinden sonra neredeyse bir iktidar değişikliği oluşmuş gibi birtakım değişiklikler yapıldı. En önemli değişikliklerden biri İçişleri Bakanlığı’nda oldu. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya olduktan sonra mafya ve suç örgütlerine yönelik ciddi operasyonlar yapıldı. Operasyon yapılan kişiler, eski bakan Soylu ile ilişkilendirildi, hatta onun ağzından da gündeme getirildi. Dolayısıyla bu da AK Parti içerisinde Soylu ile Yerlikaya arasında farklı yaklaşımın olduğunu ortaya koydu. Burada Yerlikaya ve İçişleri Bakanlığı’nın girmiş olduğu yeni yola muhalefet eden bir akıl da görmüş olduk. “Yerlikaya’nın izlemiş olduğu yolun terörle mücadelede zafiyete yol açtığı, daha önceki dönemde görev yapanlara yönelmenin sonucu olarak da Ankara’nın merkezinde bombalar patlatıldığı” yorumları yapıldı. Bu da iktidar içerisinde ciddi bir tartışmanın olduğunu gösteriyor. Muhtemelen buna sert bir tepki verilmiş ki, bu paylaşımları yapan hesaplar kendilerini kapattılar. Dolayısıyla bu olay genel olarak siyasetin nabzını yükseltti. Genel olarak siyasette dengeleri değiştirdi. Ama diğer taraftan AK Parti’de açığa çıkmasına pek müsaade edilmeyen iç tartışmanın da gün yüzüne çıkmasına sebebiyet verdi.

Medyascope


İÇERİK BAŞLIKLARI
×
 MAKALELER   yazarlar