Türk hükümeti, Filistin'deki Hamas ile İsrail arasındaki savaşla yakından ilgileniyor. Sivillerin öldürülmesini kınıyor. Bölgedeki savaşı durdurmak, barışı ve güvenliği sağlamak için iki devletli çözümü, yani Filistin ve İsrail devletini öneriyor.

Ancak Türkiyenin kendisi, bölgedeki huzursuzluğu fırsat bilerek, PKK'nın batıdaki varlığını bahane ederek Güney Kürdistan'ın Amediye kenti civarlarını, Maxmur mülteci kampını ve batı Kurdistanı’na yönelik hava ve kara saldırılarını sürdürüyor.

1 Ekim 2023 tarihinde Ankara'daki patlama’nın ardından Türkiye, Rojava Kürdistanı'na yönelik saldırılarını artırdı. Hemen her gün Batı Kürdistan'ı insansız hava araçları ve toplarla bombalıyor. Batı Kürdistan'da bir hafta önce yaşanan saldırılarda çok sayıda sivil, kadın ve çocuk hayatını kaybetmiş ve yaralanmıştı. Okullar, camiler, su ve elektrik şebekeleri bombalandı, insanlar susuz ve elektriksiz kaldı.

Kürdistani Diyaspora Konfederasyonu olarak, Türkiye'nin Kürdistan'a yönelik saldırılarını şiddetle kınıyoruz. Türkiye tüm Dünya devletlerine barış ve güvenlikten bahsediyor, ancak Kürdistana yönelik saldırılarıyla, hem Kürdistan'ın ve hem de Türkiye'nin durumunu sıkıntıya ve tehlikeye sokuyor.

Türkiye hükümetini Kürdistan'a yönelik saldırılarını durdurmaya, Kürdistan halkının meşru haklarını tanıyan ve saygı gösteren demokratik adımlar atmaya çağırıyoruz. Demokratik Türkiye'nin demokratikleşmesi Kürdistan sorununu çözmekten geçer.

Kürdistan meselesine adil bir çözüm bulunmadan bölgede barış ve istikrardan söz edilemeyeceği inancındayız.

Kürdistani Diyaspora Konfederasyonu, dünya kamuoyunu Türk devletinin sınırsız saldırılarına karşı sessiz ve kayıtsız kalmamaya çağırıyor. Kürt halkının meşru mücadelesine desteğinizi gösterin!

20-10 2023

Kürdistani Diyaspora Konfederasyonu